Cumhurbaşkanı Erdoğan: Siyasetçi olmasaydım...

“İstanbul Gençlik Festivali”nde gençlerle bir araya gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Siyasetçi olmasaydınız hangi mesleği yapardınız?” sorusuna cevap verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Siyasetçi olmasaydım...
04 Mayıs 2018 - 22:57
Özbekistan ve Güney Kore temaslarının ardından yurda dönen Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlerle bir araya geldi. 

“SİYASETÇİ OLMASAYDINIZ HANGİ MESLEĞİ YAPARDINIZ?”

18 yaşından beri siyasetin içindeyim. Eğer hiç siyasetle uğraşmasaydık ne olurduk kısmını hiç düşünmedik dersem doğru olur. Üniversite yıllarım dahil hep siyasetle gitti. Gençlik hareketlerinin içinde gençliğim geçti. Milli Türk Talebe Birliği'nde çalıştım. Teşkilat başkanlığını üstlendim. Kültür İşleri Başkanlığı'nı üstlendim. Bu süreçte önemli kişilerle tanıştım. Hayatımda iz bırakanlardan biri üstad Necip Fazıl Kısakürek'tir. . 23-24 yaşında Milli Türk Talebe Birliği'nde tanıştık. Gençlik gecelerimizin terk edilemez özellikle konuşmacısı üstaddı. Üstadı takdim etme şerefi fakire nasip olurdu. Ben sadece onun karşısında değil onun yanında spikerlik yapardım. Spikeri üstada beğendirmek kolay değildi.

"SİPARİŞ MİLLETVEKİLLERİ DEĞİL, SİZİN İSTEDİKLERİNİZ OLACAK"

Biz gençken sabahlara kadar duvarlara yazı yazardık. Şimdi billboardlarda propaganda yapılabiliyor. Böyle olunca tadı olmuyor. Ama bizim tek derdimiz sizlerle olan elektrik. Eğer iyi alıp verirsek 24 Haziran artık sipariş milletvekillerinin olmasıyla değil sizin istediklerinizle yürüyecek.

MADDE BAĞIMLILIĞIYLA MÜCADELE

Sevgili gençler özellikle ekranları başında bizi izleyen anneler babalar şunu üzülerek söylemek isterim gerçekten madde bağımlılığı konusunda ki şu anda yeni felaket geliyor o da teknoloji bağımlılığı. Benim torunum evde bakıyorum alıyor eline telefonu oyunlardan oynuyor. Ben oynayamıyorum. Aldığı zaman babası ve annesi sıkıştırıyor ama çatışmalara rağmen oyuna devam ediyor. Bununla ilgili mücadele içindeyiz. Yeşilay'ın çok ciddi çalışmaları var.

ÜNİVERSİTELERİN BÖLÜNMESİ KONUSU

Mevcut üniversitelerden ismi değişen yok. İstanbul Üniversitesi'nin kapasitesi 105 bine vatan kapasite kaliteyi düşürüyor. YÖK'ün yaptığı çalışmaya göre kapasiteye göre bir bölünmeye gidilecek şeklide çalışıldı. Çapa Tıp'ta İbn-i Sina ismi düşünüldü ama bu tepki aldı. Sonra İstanbul Tıp ve İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa isminde anlaşıldı. Her ikisinde de öğrenci kapasitesi 50 bin civarlarına geldi. Böyle bir noktaya gelindi. YÖK bu noktada adımını atmış vaziyette. Her ikisinde de İstanbul Üniversitesi adı var. Her ikisinde de İstanbul Üniversitesi'nin logosu kullanılacak.

"BUNLARIN HAYALLERİ YOK Kİ ÜRÜNLERİ OLSUN”

Bunlarda var mı hazırlık? Yavuz Sultan Selim, Marmaray hazırlığı var mı? 29 Ekim'de açlışını yapacağımız 3. havalimani hazırlığı var mı? Biz açılışını yapıyoruz onlar ise bu işin projesinde bile değiller. Biz bitirdik bunlar daha yolun başında bile değiller. Bunların hayalleri yok ki ürünleri olsun.  Pazar günü seçim manifestosumuzu, seçim beyannamemizi Aday Tanıtım toplantısında açıklayacağım.

"ZOR OLAN SEÇİLMEK DEĞİL, SEÇMEKTİR”

Gençlik 15 Temmuz'u unutmamalı. Genç yaşta siyasete girme şansını bulamadım. Bizim zamanımızda 30 yaş sınırı vardı. Bizde bunu indirmemiz lazım dedik. O zama netice alamadık verdiğimiz mücadelelerde. Sonra iktidar olduk önce 25'e indirdik. Seçme yaşı 18, seçilme yaşı 25 niye seçme 18 seçilme 25? Zor olan seçilmek değil, seçmektir.

"BİZ KENDİ DÖNEMİMİZDE SİYASİ MÜCADELEYİ PROFESYONEL VERDİL”

15 taneyi de bir partiye gönderirim ister seçilsinler ister seçilmesinler. Ağlıya ağlıya onları gönderdi. Böyle bir demokrasi olabilir mi? Önümüzdeki günler birçok şeylere gebe. İlginç gelişmeler var. Biz kendi dönemimizde siyasi mücadeleyi profesyonel verdik. Bizim için illa üniversitede şu yaşı dolduralım geçelim yoktu. Biz diyorduk ki 18 filan önemli değil. 30'a kilitlemiştik.

"ANNEM EVİN BALKONUNDA BEKLERDİ BEN AFİŞ ASMAKTAN GELİRDİM”

Biz parti çatısı altında gerçekleştirdik. Bu işin propagandaları öyle televizyonlarda bilboardlarda yürütülmüyordu. Bizim yaptığımız propagandalar çok daha farklıydı. Biz geceleri sabahlara kadar afiş asardık. Annem evin balkonunda beklerdi ben afiş asmaktan gelirdim. Duvarlara yazılar yazardık. 1 metreden aşağı yazılarımın boyu olmazdı. Bilirlerdiki bu yazı Reis'in. Muhalifler silerdi biz tekrar yazardık.

"24 HAZİRAN SİZİN İSTEDİKLERİNİZLE YÜRÜYECEK”

Şimdi çok rahat olduğu için bilboardlarda veriyorsun siparişi onlar oraya asıyorlar. Bunun için tadı olmuyor. Bugün siyaset rahat ortamlarda yapılıyor. 24 Haziran artık sipariş milletvekillerinin ortaya çıkardığı cumhurbaşkanı adaylarıyla yürümeyecek sizin istediklerinizle yürüyecek.

"BİZİM ÇATI PROJE BAZINDA HAZIRLIKLARIMI YAPMIŞ VAZİYETTEYİM”

 Başkanlık sistemine geçişte şuanda 25 bakanlı bir kabine var. Başkanlık sisteminde dışarıdan oluşan bir kabine olacak. Devlette 100-200 böyle bir para yok. Daha düşük bir para alacaklar. Devlet nasıl yönetilirmiş bizzat içeride görmenizi isterim dedim. Bu iş dışarıdan göründüğü gibi kolay değil. İşin içine girdiğinizde ne denli başarılı olup olmayacağınızı görüyorsunuz. Bu çatı çatarken gitti. Bizim çatı proje bazında hazırlıklarımı yapmış vaziyetteyim.

"ECDADIM FATİH GENÇLERE GÜVENMİŞ”

Ne abartıdan hoşlanırdı ne de başarısızlıktan. Mehmet Akif Ersoy'un Safahat'ını yastık altı kitabı yapın. Çocuklarla paralamento yönetilir mi diyenleri gördük. Bir profesör nasıl olurda kendi öğrencisine güvenmez. Benim dedem güvenmiş. Ecdadım Fatih güvenmiş. Ben bir çağı kapatırım bir çağı açarım demiş. Öyle de yapmış. Dedemiz Fatih gemileri karadan yürütüp bir çağı kapatıp bir çağı kapatıyorsa bizde denizin altından Marmaray'ı işleteceğiz onlara layık olduğumuzu göstereceğiz. Avrasya Tüneli'ne buradan girdik Asya'dan çıktık. 24 Haziran'dan sonrada biz milletimize bu dev projelerin aynılarını takdim edeceğiz.

FIRAT KALKANI VE ZEYTİN DALI HAREKATLARI

Uluslararası hukuksal haklarımızı kullanırken bazı ülkelerin onulmaz tavrı doğru değil. Biz bildiğimizi okumaya devam edeceğiz. Bu hukuk onların hukuku mu uluslararası hukuk mu? Çalışma yapıp hukuksal anlamda da ona göre hareket ediyoruz. Artık kendi göbeğimizi keseceğiz diyerek Fırat Kalkanı Harekatı'nı yaptık. 2 bin kilometrelik bir alanı DEAŞ'tan temizledik. Cerablus, El Bab'tan çıktılar.

"TRUMP, 'GENERALLERİM ŞU ANDA ATTIĞINIZ ADIMI UYGUN BULMUYORLAR' DEDİ"

Biz 15 - 16 Mayıs'ta sayın Trump'la görüşmelerim sonrasında bizzat gelin bu işi birlikte yapalım dedim. Dediler ki benim generallerim şu anda attığınız adımı uygun bulmuyorlar dedi. Çünkü sizin tahsis ettiğiniz sayı YPG ve PYD ile mücadeleye yetmez dediler.

"SİZE ÜZÜLÜYORUZ" DEDİK!

Biz orada hava desteği verin bitiririz dedik. Ama biz size üzülüyoruz dedik. Siz teröre destek vermekle çok ağır bir fatura bırakıyorsunuz ardınızda dedik. Tarih sizi bununla anacak dedim.

Zeytin Dalı Harekatında YPG, PYD onlar adına savaş verdi. Orada ÖSO kahramanca savaştı biz 60 şehit verdik ama teröristler orada 3 bin 500'e yakın etkisiz hale getirildi. Bizim onlara söylediğimizin isabet yüzdesi farklı. Ama ABD'nin generallerinin verdiği bilgi çok yanlış. Bizim Suriye'nin topraklarında gözümüz yok Suriye halkının huzuru bizim için çok önemli.

YORUMLAR

  • 0 Yorum