'Sanatsal yaratıcılığın, sanatta ve yaşamda güzel ve güzellik denen kavramın bilimi, güzeli araştıran bilim dalıdır.
İnsanda güzel duygusunu uyandıran, güzellik duygusuna uygun olan, güzellik duygusuyla ilgilidir. Eş anlamlısı; 'güzel duyusaldır'. Sanat bağlamında; belirli bir hayat standardı ve eğitim gerekir'.
Baumgarten'in 'Aestetica' adlı yapıtında bu anlayış; güzeli araştıran bilim dalı olarak anlatılır.(Güzelin Bilimi)
Estetik; sadece sanattaki güzeli sanat felsefesini değil, doğadaki güzeli'de kapsar.
Estetik alımlayıcı: (özne) bir doğa görünümünden bir sanat yapıtından haz duyan , estetik tat alan bir varlıktır'.
Ne var'ki benim estetik anlayışım; estetik yaşantının sadece duyulara hoş geldiğinden değil, bir anlam ve bir değer taşıması açısından'da ön plandadır.
Güzel ya'da çirkin; öznel kavramlar olsa'da, estetik duyguları, doğa, insan, sanat çeşitliliğinde gelişmiş bireylerin algılama ve dışa vurumları öznel beğeniler'den uzaktır.
Evrensel estetiğe bir bütün olarak bakan ve bu bütünlüğü algılayan; obje- nesne- özne varlıklara biçimselliğin dışında yaklaşıp ruhun varlığını yakalayanların estetik saptamaları, elbetteki estetik özün damarından bal alıp beslenmeye benzer. Bu durumda dış güzelliklerin geçici büyüsüyle sendeleyip kendinden geçenlerin sarhoşluğu'da kısa sürecektir.
Her şeyden önce, her şeyiyle estetik bir anlayışla dizayn edilmiş insan; neslinin, kendi öz cevherini gün yüzüne çıkaran ve onu besleyen pekiştiren bir anlayışı keşfetmek zorundadır.
Bu keşfin gerçekleşmesi sonucunda, kendi neslinin iç güzelliklerini' de yakalayacaktır birey.
Dış güzellikten önce ruhsal güzelliğin damarına' da dokunmaya alışacaktır.
Güzel ya'da çirkin öznel kavramlar olduğuna göre, bu saptamanın sınırlarında kalmak estetik anlayışının karşılığı değildir.
O bakımdan estetik; uygarlığı'da besleyen onu canlı tutan, insana, insanlığa değer katan önemli bir unsurdur.
Sevgilerimle.
YORUMLAR